bugün

entry'ler (59)

afrinden 14 şehit haberi gelmesi

kesin şeyler söylemeden önce resmi açıklamayı beklemek gerekli.

hatay usulü soslu döner

Türkiye'nin hemen hemen bütün illerinde yapılır hataydaki tadı bulmak çok zor.

süleyman paşa

SÜLEYMAN PAŞA’NIN KABRi ÖNÜNDE

Titredim girerken uzletgâhına
Ey yâdı ölmeyen şanlı kahraman.
Ricalar getirdim kipenahına
Versin o muazzam ruhun itminan.
Esselâm ey ulvî ruhu Süleyman.
Dağlar gibi yeşil giyen askerin,
Tepelerle tekbir alan seslerin,
Her taşında yâdın duran şu yerin
Gözlerimde eski hâli bir duman,
Hayalimde tarih kadar bir tufan.
Kırk canla birsele karşı durmuştun,
Deryaya azminden köprü kurmuştun.
Geçmiş Rumeli'ni kesip vurmuştun.
Olmuştu bunlar değil mi bir zaman?
Devretti yazık ki şimdi asuman.
Üstünde kayboldu salların izi.
Sana geçit veren güzel denizi
Bugün düşman tuttu, kuşattı bizi.
Eyvah oldu, hatta türben de vîran.
Kabrinde öcaldı gölgenden kaçan.
Lâkin civarında şan yeli eser.
Bolayır'dan geçen her yiğit nefer
Andını türbende gelir tazeler.
Çeşmende su içip serinlik bulan
Koşar ateş olsa önünde cihan.
Aylardır kanlara boyandı deniz,
Yıllardır ocaklar kaldı kimsesiz,
Yattığın toprağı vermeyeceğiz.
Milletin böylece and içti inan
Hoşça kal kabrinde, huzurunda kan.

ibrahim Alaaddin GÖVSA.

ayn calut savaşı

1258 yılında bağdatı yakıp yıkan moğollar 1259'un son aylarında tekrar batıya ilerlemeye başladılar. tek başına moğol saldırılarına karşı koyamayacağını anlayan suriye eyyübi sultanı yusuf nasır memlüklülerden yardım istedi. bu yardım talebi ve yaklaşan moğol tehlikesini görüşmek üzere toplanan memlük emirleri sultan mansur ali'nin yaşının küçük olduğu için tahttan indirilmesi ve yerine seyfettin kutuz'un sultan olmasına karar verdiler. moğullar ise ocak 1260'ta halepi ele geçirmiş ve yağmalamıştı. halepin akıbetini öğrenen yusuf nasırın ordusu dağılmış kendisi de gazzeye kaçmıştı. mart ayında şam kapılarını açarak teslim oldu. uzun bir süre geçmeden nablus ve gazzede teslim oldu. nasırın hizmetinde olan baybars ise teslim olmak yerine savaşmak istiyordu. mısır tahtına kutuz geçtiğini öğrenince aralarının bozuk olmasına rağmen hizmetine girmek için kutuza başvurdu. Moğollara karşı güç toplamak isteyen kutuz baybarsı kabul etti. bu olaylarla hemen hemen aynı tarihlerde ilhanlı hükümdarı hülagü mısıra elçilik heyeti ve kutuza telim olmasını aksi takdirde mısır ele geçirilip yağmalanacağını söylediği bir mektup göndermiştir. kutuz elçileri kovmuş ve 20000 kişilik bir orduyla suriyeye doğru ilerlemeye başlamıştır. kutuz baybarsı ordunun öncü kuvvetinin başına getirmiş savaşın kazanılması durumunda halep emirliğine getirilmeyi vaat etmiştir. ermeni süvarileri ve gürcü piyadeleri ile desteklenen moğol ordusuda kitboğa komutasında filistine doğru yola çıkmıştı. sahil boyunca ilerleyerek akkaya ulaşan kutuz moğol ordusunun yaklaştığını haber alınca ayn caluta gitti. bölgeyi iyi tanıyan memlükler hilal taktiğini uygulamaya karar verdiler. süvariler ayn calut mevkisinin etrafındaki tepelerde saklanırken baybars komutasındaki öncü birlikler moğollara hücum etti. memlük ordusunun tamamının üstlerine geldiğini zanneden moğollar tüm güçleriyle taarruza geçtiler. bir süre savaşan baybars sahte ric'ata başladı. memlük ordusunun bozulduğunu düşünen kitboğa bütün orduyla baybarsın peşine düştü. moğol ordusunun kurulan tuzağa girmesiyle beraber kutuz moğolların arkasını ve kaçış yollarını çevirmiş baybars ise geri dönürek kuvvetli bir şekilde hücuma geçmiştir. atlı okçular ve ilk defa savaşlarda kullanılan patlayıcılarlar saldıran memlükler kitboğada dahil moğol ordusunun neredeyse tamamını imha etti. böylece 43 yıl önce dünyayı fethetmek için mğolistandan yola çıkan moğol orduları ilk defa yenilmişti. memlükler bu savaşla yeni kurulan devletlerini tehdit eden en önemli gücü yenmişlerdi. moğollar daha sonra defalarca suriye ve filistine saldırsalarda önemli bir başarı kazanamadılar. kutuz zaferin keyfini çıkaramamış ve öldürülmüştür. baybars çok büyük bir prestij kazanmış ve kendisine verdiği halep emiri olma sözünü tutmadığı için kutuz öldürmüş ve memlük tahtına geçmiştir. baybars hem bu savaşta hem daha sonra yaptıklarıyla adını türk tarihine altın harflerle yazdırmıştır.

zahireddin tuğtekin

Büyük Selçuklu devleti şam atabeyi ve Böriler hanedanının kurucusu olan Türk komutan. Zahireddin Tuğtekin olarak da zikredilir. Ne zaman doğduğu tam olarak bilinmemektedir. Tarih sahnesine birinci haçlı seferi sırasında çıkmış Şam meliki Dukak, Halep meliki Rıdvan, musul meliki gürboğa ile birlikte haçlılara karşı mücadele etmiştir. 1104'te Dukak'ın ölümü üzerine şam melik olan 2.Tutuşa taht naibi oldu. kısa bir süre sonra 2.Tutuşu tahttan indirerek büyük Selçuklu devletine bağlı şam atabeyliğini kurdu. Haçlı komutanı Raymond Saint Gilles'in kuşatması altındaki Trablusşamı kurtardı ve celile kontu Gervais de Bazioches komutasındaki bir haçlı ordusunu yendi. Baalbek kentini haçlılardan geri aldı. 1111 yılında Lübnan'da önemli bir liman olan sur kudüs kralı baudouin tarafından kuşatmaya alındı. Tuğtekin denizden gelen Fatımiler deniz filosu ve askerleri desteği ile sur şehrine yardıma geldi. Bunun üzerine 10 nisan 1112'de haçlı kudüs krallığı kuşatma ordusu Sur'u ele geçiremeden geri çekilmek zorunda kaldı. Musul atabeyi Mevdud bin altınbaş birlikte haçlılara ait olan celile bölgesine bir askeri sefer düzenlediler. Tuğtekin ve Mevdud müttefik ordusu Ürdün Nehri'ni celile golü güneyinden geçtiler. 1. Baudouin'in komutasında kudüs krallığı ordusu ile el-sannabra muharebesi'ne giriştiler. bu muharebeyi Tuğtekin ve Mevdud'un ordusu kazandı. fakat bu zaferi değerlendiremediler. 1114'de Halep meliki Alparslan el Akraş ve onun taht naibi olan hadım vezir Lulu ile frank haçlılara karşı müttefiklik anlaşması imzaladılar. Anlaşmanın imzalanmasından kısa bir süre sonra Alparslan el Akraş haşhaşiler tarafından öldürüldü ve Halep haçlı tehdidi altına girdi. Artukoğlu ilgazi bey Halep'e gelerek durumu kontrol altına aldı. 1115'de Bağdad'da bulunan büyük Selçuklu devleti sultanı Muhammed Tapar haçlıların doğu akdeniz'den atılması için yeni bir ferman yayınladı ve önemli komutanlarından olan Aksungur bursuki komutasında bir orduyu kudüs krallığı üzerine göndereceğini açıkladı. Şam atabeyi Tuğtekin bu orduya katılmayı kabul etti. Fakat 1116'da Aksungur Bursuki'nin haçlılara saldırılarına katılmadı. Bunun için özürünü sultan Muhammed Tapar'a bildirmek için Tuğtekin şahsen Bağdad'a gitti. 1119'da Halep emiri görevini üzerine Alan ilgazi bey ordusu ile birlikte haçlılar Antakya prensliği'ne bağlı olan Athareb kalesine saldırdı. Bu kaleyi alamadılar daha sonra birleşik haçlı ordusu ile 14 ağustos 1119'da yaptıkları Hab muharebesinde mağlup düştüler. Haziran 1120'de Halep emiri olarak görev yapan ilgazi bey tekrar Antakya prensliği'ne saldırıda bulundu; ama birleşik haçlı ordularına karşı mağlup olup ordusunun çok büyük bir kısmını kaybetti. Halep şehrini bile kaybedilme tehlikesine maruz kaldı. şam atabeyi Tuğtekin sağladığı askeri destek ile ilgazi bey ve Halep emirliği yok olmaktan kurtardı. 1122'de Fatımiler sur şehrini Tuğtekin'e sattılar. Tuğtekin bu liman şehrine büyük bir birlik konuşlandırdı. Fakat 1124 yazında birleşik haçlılar ordusunun saldırısı üzerine bu kaleyi savunamadı ve 7 temmuz 1124'de sur şehri haçlılar eline geçti. Halep atabeyliğini ele geçiren Aksungur bursuki ile beraber Antakya haçlı prensliğine saldırdı. 11 haziran 1125'te yapılan azaz muharebesini kaybetti. Ocak 1126'da kudüs kralı 2. Baudouin şam melikliğine saldırsada Tuğtekin tarafından püskürtüldü. 1126 ortalarında tekrar Antakya haçlı prensliğine saldıran Tuğtekin sonuç elde edemedi. Tuğtekin 1128 yılında şam'da öldü. devletin başına varisi tacülmülk böri geçti. ibnül esir tarafından kaleme alınan el kamil fi el tarih adlı eserde "Tuğtekin'in ölümü ile Frenklere karşı durabilme yeteneği olan son müslüman yönetici de tarihten kaybolmuştur. Frenkler Suriye'nin tamamını ellerine geçirip istila etmeye kudretli idiler ama Tuğtekin'in orada bulunması tanrının Müslümanları koruyup acıdığına bir nişane olmuştu." şeklinde bahsedilir.

abdurehim heyit

Hakkında bu kadar az entry girilmesine şaşırdığım dütar ustası.

gecenin şarkısı

https://youtu.be/gub8ACBckfs

yedikçe yiyesi gelinen şeyler

künefe.

gecenin şiiri

insan bazı şeylere başlamakta sıkıntı çekiyor Suare..
Bazı insanlar, bazı insanlara, bazı insanları anlatınca böyle,
Bazı şeyler dile gelemeyebiliyor Suare..

Ben seni ilk gördüğümde,
Sen bana ilk güldüğünde,
Ben tam şuradaydım..
Şiirin eli yok gösteremiyorum Suare..
Ama şöyle ki;
Ben seni ne zaman görsem karnıma fonksiyonel bir ağrı giriyor,
Yörüngemi şaşırıyorum..
Ben sırf sen sevinebil diye,
Her sabah sportif faaliyetlerde bulunuyorum..

Kamyonlar yerdeki tozu kaldırırken,
Akla gelen ihtimaller,
Yanından geçerken,
Edilen suistimaller,
Seni gönül gözüyle görebildiğim bu yer,
Üzerime vertisoller,
Üzerime kanyon vadileri, üzerime kümülatif bulutları ser..

Seni gördüğüm günün aşırısı, oluşan bu kördüğüm,
Bir şizofreni battaniyesi çekip üstüme,
Silüetini yanıbaşımda umduğum,
Nerede acaba bu yıkık kent,
Ve ne zamandı kim bilir miladı,
için rahat olsun..
Varsa eğer benimle bir alıp veremediğin,
Bu gönlüm olsun..

Biz de trapezden atlayalım,
ikindileri ağlayalım..
Bizim de aczimiz damarlansın,
Biz de aklımızda kalanları anlatalım..
Araya birkaç kanun taksimi girsin..
Mesafelere meydan okuyalım,
iki bardak çayla olan biteni soyutlayalım bir nebze..

Aşk bizim için meşru bir realitedir Suare..
Çünkü içimizdedir..
ihtimaller bazen hüsran anlamına gelir..
Her işin başı, bir yerden başlamayı düşünmekle geçiyor.
Ve geçip gidecek olan neyse aramızdan,
Geçiştiriyoruz hepsini bir bir..

Bir gül buketini daha çöpe atacak gücüm kalmadı Suare.

Ama sen her ne kadar görüyor veya göremiyorsan,
Şimdi yok diyorsun ya hani,
Bir gül ilan ediyorum sana omzumdan,
Bu plaket, bu mevki, bu makam da, senindir..
Güleyim dersen;
Bahardan bir şeyler bahşetmiş olursun,
Ki bu gül de senindir..

Her ne kadar gel diyemesem de,
En azından gitme Suare..
Midyat'a gideceğine, evdeki pirinci ayıkla..
Boş zamanlarında mütemadiyen adımı sayıkla..
Bu oluşan gelgitler bir şeylere dem vurabilmenin kıyısıdır..

Gel diyemiyorum Suare,
Bekliyorum..
Çünkü beklemek,
Gel diyebilmenin yarısıdır..

türklük

sadece bir doğum meselesi değil bilinç meselesidir kaldı ki bir millete ait olduğunu hissetmek o milletin yaptığı kahramanlıklarla millet olma şuurunu oluşturan tarihi gerçeklerle gurur duymak ve övünmek utanılacak bir şey değildir.

40 çeriyle 500000 kişilik çin sarayını basmak

bir toplumun kahramanlarını dalga geçerek küçülte bileceğini sanan bir takım andavalın saçmalaması.

40 kişiyle çin sarayının basıldığı sanmak

“T’u-li Kağanın biraderi Ashina Jiesheshuai (Kürşad), Chen-kuan saltanat devresinin ilk yıllarında, yani, 627’lerde, huzura çıkmış ve saray muhafızları sanggünü olarak atanmıştı. 13. yılda (639) imparator Ch’ang-an’da ki saraydan çıkıp Chiu-ch’eng Sarayına doğru yola koyulduğunda, o, yani Ashina Jiesheshuai (Kürşad), kendi bölüğünden 40 kişi ile anlaştı; bunlar Ho-lo-ku’yu koruma altına alıp geceleyin imparatorun ordugahına sokuldular; tam dört sıra kalın perde-duvarı aştılar; yaylarını gererek rastgele ok atmaya başladılar ve böylece onlarca saray muhafızını öldürdüler. Garnizon kumandanı Sun Wu-k’ai, askerleriyle cesurane bir şekilde hücuma geçince, bunlar geri çekildiler ve kuzeye, Wei suyuna doğru kaçtılar; maksatları kendi bölüklerine gitmek idi. Fakat hepsi yakalandı ve idam edildi. Ho-lo-ku ise affedildi ve ”Tepelerin Ardına’ sürüldü.” (i. Togan, G. Kara, C. Baysal;Çin Kaynaklarında Türkler. Eski T’ang Tarihi.Chiu T’ang-shu, s. 25, 178, TTK, 2006; Liu Mau Tsai;Çin Kaynaklarına Göre Doğu Türkleri, s. 198-199, Selenge 2006; A. Taşağıl; Gök Türkler II, s. 25-26, TTK, 1999,)
yazarın notu: Kürşad ismi kaynaklarda geçmez Kürşad ismi bu kahramana Nihal Atsız tarafından verilmiştir.

türkmendağı yaz 1079 a gönder

Ülkü ocakları genel merkezi tarafından geçtiğimiz aylarda başlatılan bir kampanyadır. Daha önce toplanan bağışlar biriktirilerek alınan yardım malzemeleri belirli dönemlerde bölgeye ulaştırılmıştır öyle üstüne yatma dolandırma falan olmamıştır. Bu sefer durum acil olduğundan fazla beklenilmeyeceğini düşünüyorum. Dağıtım işi yine ülkü ocakları tarafından yapılmaktadır zaten ülkü ocakları Hatay il başkanlığı il genelinden toplanan yardımların ulaştırılması ve dağıtımı işlemlerini dün geceden beri yapmaktadır.

tek kelimeyle siyaset

bataklık.

sinan oğan

tabanda belirli bir karşılığı olabilir ancak mhp'yi kongreye götürecek delege desteğini sağlayabileceğini sanmam.

yunus emre

Aşkın odu ciğerimi
Yaka geldi yaka gider
Garip başım bu sevdayı
Çeke geldi çeke gider

Kar etti firak canıma
Aşık oldum cananıma
Aşk zincirin boynuma
Taka geldi taka gider.

ikinci bir üniversite istense okunacak bölüm

tarih şimdiki de farklı sayılmaz (bkz: sosyal bilgiler öğretmenliği) bu bölümüde sırf tarihle alakalı olduğu için seçmiştim.

politika ve tarih üzerine kitap önerileri

Sosyalizm ve Milliyetçilik Üzerine Mektuplar (galip erdem)
Dünden Bugüne Tarih Kültür ve Milliyetçilik (erol güngör)
islam'ın Bugünkü Meseleleri (erol güngör)
Enver Paşa ve Sarıkamış Harekâtı (ziya nur aksun)
Yeni Başlayanlar için Siyaset Bilimi (cengiz çağla)
Türk milliyetçiliği fikir sistemi (iskender öksüz).

alparslan türkeş in sözleri

Milletler yabancı kuvvetlerin orduları ve diğer maddi güçleri tarafından yok edilmeden önce, manevi ve fikir güçleri tarafından esaret atına alınırlar. Böyle bir toplumun esir ve yok olması kesin hale gelir.

sözlükçülerin 7 haziran ve 1 kasım oy tercihleri

7 haziran mhp
1 kasım mhp
önceside mhp sonrasıda mhp.